Araç sigortası, her araç sahibi için yasal bir zorunluluk ve mali bir yükümlülüktür. Özellikle ilk kez araç alacaklar veya ilk poliçesini yaptıracaklar için bu süreç, kafa karıştırıcı birçok soruyu beraberinde getirir.
Sigorta şirketleri, poliçe fiyatlarını belirlerken risk analizi yapar. Bu analizdeki temel amaç, sürücünün olası bir kaza yapma ihtimalini hesaplamaktır. Bu noktada ehliyet süresi, risk profilini belirlemede oldukça kritik bir parametre haline gelir.
Neden Ehliyet Süresi Önemlidir?Sigorta şirketleri için istatistiksel veriler son derece önem taşır.
Bu veriler, ehliyetini yeni almış sürücülerin, trafiğe daha az hakim olmaları, tecrübesizlikleri ve stresli durumlarda doğru karar verme olasılıklarının daha düşük olması nedeniyle kaza yapma risklerinin daha yüksek olduğunu gösterir. Dolayısıyla, ehliyet süresi arttıkça, sürücünün tecrübesi de artacağından, sigorta şirketi için oluşturduğu risk azalır ve bu durum primi olumlu yönde etkiler.
"Ehliyet süresi" genellikle belirli kademelerde değerlendirilir:
0-2 Yıl: En riskli grup olarak kabul edilir. Bu gruptaki sürücüler için trafik sigortası (zorunlu sigorta) primleri neredeyse her zaman maksimum seviyededir. Kasko sigortasında ise bu durum çok daha yüksek primlere veya bazı riskleri teminat dışı bırakan özel şartlara yol açabilir.
2-5 Yıl: Risk seviyesi bir miktar azalmış kabul edilir. Primler, yeni ehliyetlilere göre daha düşük olsa da hala yüksek segmenttedir.
5-8 Yıl: Tecrübeli sürücü kategorisine girmeye başlarsınız. Sigorta şirketleri bu gruptakilere daha olumlu yaklaşır.
8+ Yıl: Ehliyet süresi 8 yılı aşan sürücüler, risk açısından en düşük grupta yer alırlar ve en uygun prim oranlarını alma şansına sahip olurlar.
Ehliyet süresi, özellikle ilk yıllarda sigorta primi üzerinde çok yüksek oranda etkilidir. Bu etki, zamanla ve kaza yapmamış olmak koşuluyla azalarak devam eder.
İlk Araç Alımında Sigorta Masrafı Nasıl Düşürülür?
İlk araç alımında heyecanlı olmak kadar, sigorta masraflarının yüksekliği de sürpriz olabilir. Ancak bu maliyeti düşürmek için uygulayabileceğiniz birkaç akıllı strateji bulunuyor.
Karşılaştırma Yapmaktan Asla Vazgeçmeyin:Tek bir sigorta şirketine yönelmek en büyük hatalardan biridir. Her sigorta şirketi risk hesaplama modelini farklı oluşturur. İnternet üzerinden sigorta comparation sitelerini kullanarak veya doğrudan birkaç farklı şirketten teklif alarak fiyatları mutlaka karşılaştırın. Bazen aynı risk için fiyatlar %100'e varan oranlarda farklılık gösterebilmektedir.
Doğru Araç Seçimi:Sigorta primi hesaplanırken aracın marka, model, yaş ve motor hacmi büyük önem taşır. İlk aracınızı alırken, sigorta maliyetini de göz önünde bulundurun. Özellikle yüksek motor hacmine sahip, lüks veya çok yeni modeller yerine, daha düşük motor hacimli, sigorta şirketlerince " risksiz" veya "az riskli" kategoride görülen modellere yönelmek, ilk yılın sigorta maliyetini ciddi oranda düşürecektir.
Kasko ve Trafik Sigortasını Ayrı Şirketlerden Almayı Düşünün:Bazen trafik sigortasını A şirketinden, kaskoyu ise daha uygun fiyat veren B şirketinden almak toplamda daha hesaplı olabilir. Bu seçenek için her iki ürünün fiyatını ayrı ayrı hesaplayın.
Yüksek Kasko Muafiyet Seçeneği:
Kasko yaptırırken, eğer aracınızı düşük riskli yerlerde kullanacağınıza inanıyorsanız, muafiyet miktarını yükseltmeyi düşünebilirsiniz. Bu, oluşabilecek bir hasarda cebinizden ödeyeceğiniz ilk miktardır. Bu miktarı yükselterek (örneğin, 1.000 TL yerine 2.500 TL) yıllık kasko priminizi %10-20 oranında düşürebilirsiniz. Ancak bu riskli bir tercihtir, küçük hasarlarda size ek maliyet çıkarır.
Ek Teminatları Gözden Geçirin:Kasko poliçeleri cam, yangın, deprem, fırtına, hırsızlık gibi birçok ek teminatla gelir. Aracınızın modeline, park ettiği yere ve kullanım şekline göre ihtiyacınız olmayan teminatları poliçeden çıkararak primde bir miktar indirim sağlayabilirsiniz.
İlk Poliçede Hasarsızlık İndirimi Uygulanır mı?
Bu sorunun cevabı net ve maalesef olumsuzdur. Hayır, ilk poliçede hasarsızlık indirimi uygulanmaz.
Hasarsızlık İndirimi Nasıl Çalışır?Trafik sigortasında uygulanan bu sistem, bir nevi sürücünün kaza geçmişini ödüllendiren veya cezalandıran bir mekanizmadır. Her hasarsız geçen yıl, bir sonraki yılın poliçesinde belirli bir oranda (her yıl için %5 ila %20 arasında değişen) indirim kazanmanızı sağlar.
Maksimum %75'lere varan indirimler mümkündür. Tam tersi, eğer kaza yaparsanız, bir sonraki yıl priminiz "malus" yani zam olarak size yansır.
Neden İlk Yıl Uygulanmaz?Sigorta şirketleri için hasarsızlık indirimi, sürücünün geçmişteki risksiz davranışlarının bir kanıtı ve güvencesidir. İlk kez sigorta yaptıran bir sürücünün ise geçmişi hakkında herhangi bir veri bulunmamaktadır.
Bu nedenle, sigorta şirketi bu sürücüyü "varsayılan risk" seviyesinde, yani en yüksek prim diliminde değerlendirir. İlk yılı hasarsız tamamladığınız takdirde, ikinci yılın sigortasına %10-20 civarında bir hasarsızlık indirimi ile başlarsınız.
Kasko için Durum:Kasko sigortasında da benzer bir sistem (kademe sistemi) vardır. İlk yıl kasko yaptırdığınızda genellikle 8. kademeden (en yüksek prim) başlarsınız. Her hasarsız yıl, bir sonraki yıl daha düşük bir kademeye (daha düşük prime) geçmenizi sağlar.
Sigortada Yaş mı, Ehliyet Süresi mi Daha Önemli?
Bu, sigorta sektörünün en çok tartışılan konularından biridir ve cevap her iki faktörün de çok önemli olduğu, ancak duruma göre birinin diğerine göre daha ağır basabileceği yönündedir.
Yaş Faktörü:Sigorta şirketleri istatistiksel olarak, özellikle 26 yaş altı erkek sürücülerin kaza yapma oranlarının daha yüksek olduğunu verilerle gözlemlemiştir. Bu yaş grubu, tecrübesizliğin yanı sıra risk alma eğiliminin de daha yüksek olması nedeniyle en yüksek risk grubunda kabul edilir.
26-30 yaş arası risk biraz azalır. 30-65 yaş arası "en güvenli" yaş grubudur. 65 yaş üstünde ise refleksler ve fiziksel durum nedeniyle risk tekrar hafifçe artış gösterebilir.
Ehliyet Süresi Faktörü:Yukarıda da detaylandırdığımız gibi, ehliyet süresi doğrudan direksiyon başında geçirilen tecrübeyi ve trafiğe ne kadar hakim olduğunuzu gösterir.
Hangisi Daha Belirleyicidir?Genel kanı, ehliyet süresinin yaşa göre bir tık daha belirleyici olduğu yönündedir.
40 yaşında bir kişi, ehliyetini yeni almış olabilir. Bu kişi, yaş olarak olgun olsa da trafik tecrübesi sıfırdır. Dolayısıyla sigorta şirketi onu yüksek riskli grupta değerlendirir.
24 yaşında bir kişi, ehliyetini 18 yaşında almış ve 6 yıllık bir ehliyet geçmişine sahip olabilir. Bu kişi, genç yaşta olmasına rağmen 6 yıllık bir tecrübeye sahiptir. 40 yaşındaki yeni ehliyetliye göre çok daha risksiz görülecektir.
Sigorta şirketleri prim hesaplaması yaparken bu iki faktörü birlikte değerlendirir. Ancak, direk tecrübeyi ölçen ehliyet süresi, sadece yaş faktörüne göre daha somut bir veri sunar.
Yine de, 25 yaş altı ve 8 yıldan fazla ehliyete sahip biri, 40 yaşında ve yeni ehliyetli birine göre daha avantajlı olsa da, 30 yaşında ve 8 yıllık ehliyetli birisi kadar avantajlı olamayabilir. İdeal profil, 30+ yaş ve 8+ yıl ehliyet süresine sahip olmaktır.
PratikAraba, aracınızın bakım ve onarımında sizden onay almadan işleme başlamaz ve yapılan tüm bakım işlemlerini 4077 sayılı Tüketici Koruma Kanunu kapsamında garantili ve yazılı olarak gerçekleştirir.
Periyodik bakım ve onarımlarda
PratikAraba servisini tercih ettiğinizde
www.pratikaraba.com/periyodik-bakim.html a tıklayarak ya da
mobil aplikasyon sistemi ile aracınızın periyodik bakımda değişen malzemelerini ve sonraki bakım kilometre ve zamanını görebilmeniz mümkündür.
Lastik Üzerindeki Harf ve Rakamların Anlamları Nedir?Lastik Alırken Dikkat Edilmesi GerekenlerLastiklerinizin Hava Basıncı Kaç Olmalı?